Network Marketingde En Yaygın Korkuların Üstesinden Gelmenin Yolları
Bugün, network marketing girişimcilerinin en yaygın korkularını analiz edeceğiz. Ayrıca korkularınızın üstesinden gelmenize yardımcı olacak bazı pratik ipuçları da paylaşacağız.
Herkes bir şeylerden korkar. Kendinden emin görünen insanların bile korktukları şeyler vardır. Bu normal. Korku NORMAL olsa da başarılı insanlarla başarısız insanlar arasındaki en büyük fark, başarılı insanların korkularıyla yüzleşme cesaretine sahip olmasıdır. Cesaret, korkularınıza rağmen harekete geçmektir. Kork ama gene de yap!
Korku Nedir?
İnternette korkuyla ilgili bulduğum iki tanım:
Birinin veya bir şeyin tehlikeli olduğu, muhtemelen acıya veya tehdide neden olabileceği inancından kaynaklanan hoş olmayan bir duygu.
Ve….
Tehlike beklentisi veya farkındalığının neden olduğu hoş olmayan, genellikle güçlü bir duygu.
Yani korkuyu, gerçek olsun ya da olmasın bir şeyden yoğun bir duygu ile tedirgin olmak olarak tanımlayabiliriz.
Network Marketingde En Yaygın Korkular
Network marketing de bilinen en yaygın beş korku üzerinden gidelim.
- Başarısızlık korkusu
- Reddedilme korkusu
- Başarı Korkusu
- Başkalarının Ne Düşüneceğinden Korkmak
- Saldırgan veya Pazarlamacı Olarak Algılanma Korkusu
# 1: Başarısızlık Korkusu
Birçok kişi işe başlayıp para kaybedip başarısız olabileceklerinden endişeleniyor. Büyük ihtimal kendisi veya yakın bir çevresi daha önce ağ pazarlama tarzı bir iş denemişler, başarısız olmuşlar ve bunun bir daha olmasını istemiyorlar. Başarısız olmaktan korkuyorlar çünkü kötü görünmek istemiyorlar. Bu insanlar başarısız olarak görülmek istemez. Bu korku çoğu zaman onları felce uğratır, bu yüzden hiçbir zaman başlamazlar veya kendilerine başarılı olmak için adil bir şans vermezler.
Başarısızlık korkunuzu yenmenize yardımcı olacak bazı temel ipuçları;
Başarısızlığın gerçekte ne olduğunu tanımlayın. Hayır duymak başarısızlık değildir. Bir müşterinin siparişlerini iptal etmesi başarısızlık değildir. Engel, aksilik ve başarısızlık arasındaki farkı öğrenin. Herkes engellerle ve aksiliklerle karşılaşır, ancak yalnızca vazgeçerseniz başarısız olursunuz.
Sonuçlara değil, faaliyetlerinize odaklanın. Ekibinize kimin katılacağı, kimin ürün alacağı veya satışlara kimin başlayacağı üzerinde hiçbir kontrolünüz yoktur. Kontrol edebileceğiniz tek şey, kazanç planınızı veya ürünleri başkalarıyla kaç kez paylaştığınızdır. Buna odaklanın tek gerçek budur. Ayrıca yeterince aktivite yaparsanız sonuçlar da doğal olarak gelecektir.
Becerilerinizi geliştirin ve kişisel gelişiminiz üzerinde çalışın. Zihniyetiniz, tutumunuz ve inançlarınız üzerinde çalışın. Becerilerinizi geliştirin. Başarısızlıktan NEDEN bu kadar korktuğunuzu anlamaya çalışın. Kitap okuyun, eğitimleri izleyin ve başarı, zihniyet, tutumunuzu geliştirmek için etkinliklere katılın. Unutmayın sizin ve ekipleriniz için bu yüzden network marketing topluluğu kuruldu.
Her başarısızlığa bir öğrenme deneyimi olarak bakın. Bir olaydan ders alıyorsanız bu bir başarısızlık değildir. Bu yalnızca bırakırsanız (veya tekrarlamaya devam ederseniz) başarısızlıktır. Her başarısızlığın bir öğrenme deneyimi olmasına izin verin, böylece gelişmenin yollarını bulabilirsiniz.
Neden başladığını hatırla! Bazı zamanlar işlerin zorlaştığında, ki bazen zorlaşacak, neden başladığınızı unutmayın. Nedeninizi her zaman önünüzde tutun. Başarıyı gözünüzde canlandırın ve işte şu anda bulunduğunuz yere değil, NEREYE GİTTİĞİNİZE odaklanın.
“Kariyerim boyunca 9000’den fazla şutu kaçırdım. Neredeyse 300 oyun kaybettim. 26 kez, maçı kazandıran şutu atmam konusunda bana güvenildi ve kaçırdım. Hayatım boyunca defalarca başarısız oldum. İşte bu yüzden başarılı oluyorum.”
Michael Jordan
# 2: Reddedilme Korkusu
Reddedilme korkusu, birinin başka bir kişinin kendisine HAYIR demesinden korkmasıdır. Başkalarının söylediklerini veya yaptıklarını kabul etmeyeceğinden veya onaylamayacağından korkarlar.
İşte reddedilme korkunuzun üstesinden gelmenize yardımcı olacak bazı basit ipuçları.
Bir HAYIR bekliyoruz ama bir evet umuyoruz. Süperstar bir network marketing uzmanı olsanız bile, konuştuğunuz kişilerin en az yüzde 70 ila 80’i onlara sunduğunuz şeyle ilgilenmeyecektir. Herkesin sana EVET diyeceğini düşünmek delilik. EVET’lerden beş ila on kat daha fazla HAYIR duyacaksınız.
Birilerinin size HAYIR demelerine izin verin. Bu sizin ve onların üzerindeki baskıyı azaltır. Şuna benzer bir şey söyleyin: “Bu sizin için uygun olabilir veya olmayabilir. Neye karar verirsen ver benim için sorun yok.”
Kendinizi bir satış elemanı olarak değil, bir koç olarak düşünün. Koç veya danışman olduğunuz zihniyetini benimseyin. Göreviniz, onları sizden satın almaya zorlamak veya baskı yapmak yerine, insanlara sunduğunuz şeyin kendileri için uygun olup olmadığına karar vermelerine yardımcı olmaktır.
Sadece satış yapmaya değil, ilişkiler kurmaya odaklanın. Yaklaştığınız herkese kendi en iyi arkadaşınızmış gibi davranın. Önce bir ilişki kurmaya odaklanın ve eğer bundan bir satış gelirse harika. Değilse, hala yeni bir arkadaşınız var.
HAYIR’ın değerini hesaplayın. Satış başına 500₺ kazanıyorsanız ve normalde konuştuğunuz her 10 kişiden 1’inin satışını kapatıyorsunuz, bu, size EVET veya HAYIR dese de konuştuğunuz her kişinin 50₺ değerinde olduğu anlamına gelir.
Bunu kişisel algılamayın. İnsanlar size HAYIR dediğinde bunu kişiselleştirmemeye çalışın. Kendinizi bir restoranda dolaşıp herkesin kahve fincanını dolduran bir garson olarak düşünün. Bazı insanlar yeniden dolum isteyecek, bazıları ise istemeyecektir. Ancak birisi HAYIR dediğinde garson duygusal bir çöküntü yaşamaz. Bunun yerine bir sonraki kişiye geçiyor.
İnsanların nasıl tepki vereceğini kontrol edemezsiniz ancak bu tepkiyle nasıl başa çıkacağınızı seçebilirsiniz.
Seçkin Kalkanoğlu
# 3: Başarı Korkusu
Başarı korkusu, değişimden korktuğunuz için kasıtlı veya farkında olmadan kendinizi sabote etmenizdir. Arkadaşlarınızı ya da sosyal statünüzü aşacağınızdan ya da kendinizin daha iyi bir versiyonuna dönüşeceğinizden korkuyorsunuz.
Sadece varış noktasına odaklanmak yerine yolculuğun tadını çıkarın. Başarı bir olay değil, bir yolculuktur. Sürecin her adımının tadını çıkarın. Zaferlerinizin yanı sıra başarısızlıklarınızın, engellerinizin ve aksiliklerinizin de tadını çıkarın. Arzuladığınız başarıyı elde etmek için olmanız gereken kişiye dönüşmenize yardımcı olurlar. Geleceğe odaklanın, geçmişi sevin ve anı yaşayın.
Başarının sizin için ne anlama geldiğine karar verin. Başarı her birimiz için farklı anlamlara gelir. Kendinizi asla başkasıyla kıyaslamayın. Sizden daha büyük hedefleri olabilir. Ağ pazarlama işinizle neyi başarmak istediğinize karar verin ve oraya ulaşmak için bir oyun planı geliştirin. Amacınız yalnızca aylık siparişinizin maliyetini karşılamaya yetecek kadar komisyon kazanmak olsa bile bu harika.
Neyin yanlış gidebileceğinin bir listesini oluşturun ve her engeli nasıl aşacağınıza karar verin. Eğer doğuştan kaygılı biriyseniz, bir kalem ve kağıt çıkarın ve işinizde ters gidebilecek her şeyin bir listesini yapın ve bunu önlemek veya çözmek için ne yapabileceğinizi düşünmek için biraz zaman ayırın.
Kim olabileceğinizi düşünün. Sizi en çok heyecanlandıran şey, işinizin ve kendinizin daha iyi bir versiyonunuza dönüşmesi. Bugün olduğun kişiyle mutlu olsan da, ilerleyen yıllarda kim olacağın konusunda daha çok heyecanlanın.
İlk etapta neden kendinizi ayağınızdan vurmaya devam ettiğinizi anlamak ciddi bir öz değerlendirme gerektirir. Kendinize sorunları ortadan kaldırmak için zaman ayırmak, daha derin bir farkındalığa yol açabilir, aynı zamanda kendinize, temel motivasyonlarınıza ve arzularınıza dair içgörü sağlayabilir.
En başarılı insanlar, seçimleri, kararları ve eylemleri üzerinde düşünmeye zaman ayıranlardır. Başarılı insanlar neyin işe yarayıp neyin yaramadığını öğrenirler. Daha sonra farklı bir yaklaşım benimseyerek hareket tarzlarını ayarlarlar. Değişim ve dönüşüm sürecini başlatmak için gerekli içgörüyü, bakış açısını ve anlayışı yalnızca kendi üzerine düşünme yoluyla kazanacaksınız.
Kaynak: Entrepreneur
# 4: Başkalarının Ne Düşündüğünden Korkmak
Pek çok insan (normalde özgüveni düşük veya kendine değer verme sorunu yaşayanlar), başkalarının kendileri ve meslekleri hakkında ne düşüneceğinden korkar. Yargılanmaktan veya alay edilmekten korkarlar. Normalde bu korkuyu taşırlar çünkü herkes tarafından beğenilmek isterler.
Herkesi memnun etmeye çalışmayın. Ne söylerseniz söyleyin ya da yaparsanız yapın, asla herkesi memnun edemezsiniz. Kabul et. Konfor alanınızın dışına çıkıp yeni veya farklı bir şey denediğinizde eleştirilerle karşılaşacaksınız.
Başarılı olmanıza veya gelişmenize yardımcı olmaya çalışmayan insanlardan neden tavsiye alasınız ki?
Çoğu insanın zaten sizi düşünmediğini, kendilerini düşündüklerini fark edin. İnsanların sizi düşündüğünü düşünseniz bile, öyle olmadıklarını kabul edin. Çoğu insan kendi sorunlarına ve hedeflerine o kadar kapılmış ki, sizi düşünmeye çok az zaman ayırıyorlar.
Bunu kişisel algılamayın. Görüşler gelip geçicidir. Herkesin bir tane vardır. Kabul et bazı insanlar sorunludur. Çoğu insan da başarılı olmanızı istemiyor.
Başkalarından kabul görmek, birçok insanın sahip olduğu güçlü bir arzudur ve başkalarının bizim hakkımızda, işimiz, planlarımız ve hedeflerimiz hakkında ne düşündüğünü merak ederek yaptığımız şeyleri sorgulamamıza neden olabilir. Buda genelde sizde karar almayı veya eyleme geçmeyi ertelemenize sebep olacaktır.
Gerçek şu ki çoğu insan, başkalarının ne yaptığını inceleyemeyecek kadar kendi sorunları hakkında endişelenmekle meşgul.
İkincisi, kimin umurunda? Üstesinden gelinmesi gereken engeller listemize diğer insanların potansiyel olumsuzluklarını eklemeden, kendimizle baş etmemiz gereken yeterince olumsuz düşüncemiz var.
Hedefinize odaklanın ve başkalarının düşünceleri hakkında endişelenmeyin. Doğru insanlar sizi destekleyecektir ve olmayanlar da önemsediğiniz insanlar olmamalıdır.
Hedefinize odaklanın ve başkalarının düşünceleri hakkında endişelenmeyin. Doğru insanlar sizi destekleyecektir ve olmayanlar da önemsediğiniz insanlar olmamalıdır.
Kaynak: Inc.com
# 5: Saldırgan veya Pazarlamacı (Sürekli bir şeyler satmaya çalışan) Olarak Algılanma Korkusu
Bazı insanlara göre satış kötü bir üne sahiptir. Normalde daha önce yaşadıkları bir deneyim nedeniyle satışların yüksek baskı olduğunu düşünüyorlar. Potansiyel müşterilerinin karşısına bu şekilde çıkmak istemiyorlar.
Her zaman işe yarayan basit bir tavsiye: Baskı veya abartı kullanmayın. Konuştuğunuz herkese iyi davranın. Asla kimseye zorla satış yapmanıza veya baskı yapmanıza gerek yok, ancak her zaman satış istemeniz gerekiyor.
Konuşmaktan çok dinlemeye çalışın. Zamanınızın %80’ini dinleyin ve %20’sini konuşun. Konuşarak hiçbir şey öğrenemezsiniz ama dinleyerek çok şey öğrenebilirsiniz.
Bir çözüm sunmadan ÖNCE sorular sorun ve sorunu tanımlayın. Bu pratik bir tavsiyedir. Ürünleriniz veya iş fırsatınız hakkında konuşmadan önce sorular sorun ve sorunlu noktayı veya sorunu belirleyin. Bu şekilde sunduğunuz şeyi onların sorunlarına çözüm olarak konumlandırabilirsiniz.
Profesyonel olun. Daima bir profesyonel gibi davranın. Sektörünüz ve şirketiniz hakkında öğrenebileceğiniz her şeyi öğrenin. İnsanlara saygılı davranın. Yalan söylemeyin.
Saldırgan olma korkusunun üstesinden gelmek, derinlere inmenizi gerektirir. Satış pazarlamanın manipülatif veya kalitesiz bir şey olarak görüyoruz çünkü çoğu zaman bunun sahtekârlıktan kaynaklandığını düşünüyoruz. Hızlı para kazanmaya çalışan vicdansız insanlar kesinlikle olsa da, bunun kendinizi kötü hissetmenize neden olması, muhtemelen o insanlardan biri olmadığınız anlamına gelir.
Satış yapmaya odaklanmak yerine sizi işinize tutkuyla bağlayan şeyleri yeniden gözden geçirin. Sunduğunuz ürün veya hizmetlerle ilgili en çok neyi beğeniyorsunuz? Bu konularda ne kadar tutkulu olursanız o kadar iyi olur.
Kaynak: Tutsplus+
Eylem Network Marketingde Korkuyu İyileştirir.
Farkında olursanız zamanla korkunun sorun olmadığını göreceksin. Herkes bir şeylerden korkar. En önemli olan korkularınıza nasıl tepki verdiğinizdir. Başarının anahtarı korkularınızın sizi kontrol etmesine izin vermemektir. Korkularınızın eylemlerinizi kontrol etmesi yerine, bırakın eylemleriniz korkularınızı kontrol etsin.
Network Marketing işinizde korkunuzu gidermenin tek yolu kitlesel eyleme geçmektir. Her seferinde bir adım atın. Bugün işinizi büyütmek için küçük bir şey yapın. Konfor alanınızın dışına çıkın ve sizi rahatsız eden bir şey yapın.
Bir yabancıyla konuş. Bir şeyler izleyip oku. Sadece bir şeyler yap. Ve sonra bir adım daha at. Adım atmaya devam ettikçe her gün daha etkili bir şeyler olacak. Korkularınız eninde sonunda yok olacak. Bir zamanlar sizin için rahatsız edici olan şey artık EĞLENCELİ (ya da en azından katlanılabilir) olacak!
İş fırsatınızı potansiyel müşterilerle paylaşmayı sabırsızlıkla bekleyeceksiniz.
Kendinize ve sunduklarınıza güvendiğiniz için artık keskin görünümlü bir potansiyel müşteriyle tanıştırmaktan keyif alacaksınız.
Grup sunumu yaparken yüzünüzde bir gülümseme oluşacaktır çünkü bunun işinizi ileriye taşıdığını bileceksiniz.
Unutma, korkmanda sorun yok. Ancak korkularınızın sizi kontrol etmesine izin vermeyin. Ağ pazarlamasında (veya hayatta) korkularınızın üstesinden gelmek istiyorsanız bu konuda bir şeyler yapmalısınız. Korkularınızı iyileştirmenin tek yolu budur.
Bir şeyi ne kadar çok yaparsanız o kadar rahat edersiniz. Network marketing yolculuğunuzda sizi geride tutan bir şey varsa, bunun üstesinden gelebilmek için küçük adımlar atarak daha iyi bir noktaya gelin.
👍